Prof.Dr. Nazım Terzioğlu
Nazım Terzioğlu 1912 yılında Kayseri’de doğdu. İlk öğrenimini, doğum yeri olan Kayseri’de yaptı. İstanbul’da başladığı orta öğrenimine İzmir’de devam ederek 1930’da İzmir Lisesi’nden mezun oldu. O yıllarda Atatürk’ün isteği ile başarılı gençler yüksek öğrenim için devlet tarafından yurtdışına gönderiliyordu. Terzioğlu da bu amaçla düzenlenen sınavı kazanarak, Milli Eğitim Bakanlığı adına matematik öğrenimini görmek üzere Almanya’ya gitti. Göttingen ve Münih Üniversiteleri’nde yüksek öğrenimini bitirdi. “Über Finslersche Räume” (Finsler Uzayları Hakkında) başlıklı doktora tezini dönemin ünlü matematikçisi Prof. Dr. Constantin Caratheodory ve Rolf Herman Nevanlinna’nın danışmanlığında 1936 yılında Münih Ludwig-Maximilians Üniversitesi’nde tamamladı.
Almanya’daki öğrenimini bitirdikten sonra yurda dönen Terzioğlu, 1937 yılında İÜ Fen Fakültesi Matematik Enstitüsü’nde riyazi mihanik ve yüksek hendese asistanı olarak göreve başladı. 1942’de doçent oldu ve ertesi sene, yeni kurulan Ankara Üniversitesi Fen Fakültesi Matematik Enstitüsü profesörlüğüne atandı. Bu fakültede iki yıl çalıştıktan sonra, 1944 yılında profesör olarak İstanbul Üniversitesi’ndeki görevine geri döndü. 1950–1952 yıllarında Fen Fakültesi dekanlığı yaptı.
Terzioğlu, bu yıllarda ülkemizin büyük eksikliğini duyduğu bazı bilimsel kurumların kuruluşunu gerçekleştirdi. Bunlar, İÜ Jeofizik Enstitüsü, İstanbul Baltalimanı’nda Hidrobiyoloji Enstitüsü ve Uludağ’da Prof. Dr. Adnan Sokullu ve Prof. Dr. Sait Akpınar ile birlikte kurduğu Kozmik Şua Enstitüsüdür. İÜ Fen Fakültesi dekanlığının ardından 1953 yılında aynı fakültede Matematik Enstitüsü Analiz Kürsüsü başkanlığına getirildi.
Karadeniz Teknik Üniversitesi’nin (KTÜ) kuruluşunda büyük emeği geçen Terzioğlu, 1965–1967 yıllarında, İÜ’deki görevini korumakla birlikte, önce vekaleten, sonra da asaleten bu üniversitenin kurucu rektörlüğünü yaptı. KTÜ’de, Türkiye’nin ilk Temel Bilimler Fakültesi’ni kurma şerefi onundur. 1967’de İÜ Fen Fakültesi’ndeki görevine dönen Terzioğlu, 1969 ve 1971 yıllarında İstanbul Üniversitesi Rektörlüğü’ne seçildi ve bu görevini iki dönem sürdürdü (28 Ekim 1969–28 Ekim 1971 ve 28 Ekim 1971–31 Mayıs 1974).
Rektörlüğünün ilk yıllarında, Şehzade Camii manzumesine ait tarihi imaret binasını Vakıflar’dan tahsisen alarak restore ettirdi ve buraya bir de modern matbaa yerleştirerek, 6 Ağustos 1971’de “Fen Fakültesi Matematik Araştırma Enstitüsü” adıyla hizmete soktu. Bu enstitüde yabancı ülkelerden bağış ve satın alma yoluyla sağladığı 2000 ciltlik bir matematik kütüphanesi kurdu. Ölümünden sonra, İÜ Fen Fakültesi’nin teklifi üzerine, “Nazım Terzioğlu Matematik Araştırma Enstitüsü” adını alan enstitü, 2000 yılında İÜ Rektörlüğü’nce kapatıldı.
İstanbul’daki Silivri Belediyesi ile yaptığı görüşmeler sonucunda, Silivri’de 35 dönümlük bir arazinin İstanbul Üniversitesi’ne bağışlanmasını temin eden Terzioğlu, bu arazinin bir bölümünde Fen Fakültesi Matematik Araştırma Enstitüsü’ne bağlı 18 çalışma odası, 3 büyük konferans salonu, kütüphane ile yurtdışından gelecek bilim insanlarını ağırlamak üzere bir de misafirhane yaptırdı.
Terzioğlu, lisansüstü öğretime çok önem veriyor ve yetenekli gençlerin özel olarak yetiştirilmesi gerektiğine inanıyordu. Bu ortamı sağlamak için, 3 Eylül 1973 tarihinde hizmete giren Silivri tesislerinde; kongre, seminer, kolokyum, yaz kursları, geliştirme kursları düzenleyerek yabancı bilim insanlarını davet etti ve bu suretle genç kuşakların yetişmesine önemli katkılarda bulundu. Milli Eğitim Bakanlığı ile ortak kurslar düzenleyerek matematik öğretmenlerinin modern matematiği öğrenmesini ve bu sayede okullarda modern matematik öğretimine geçilebilmesini sağlamıştır.
Nazım Terzioğlu’nun rektörlüğü dönemindeki hizmetlerinden biri de Enez’de “Dragonya” adı verilen yörede, İstanbul Üniversitesi için, 100 dönümlük bir arazi temin etmesi oldu. Burada su ve güneşin insan sağlığı üzerindeki etkilerini incelemek üzere, İstanbul Üniversitesi Mediko-Sosyal Hidro-Helyo Terapi Araştırma Merkezi’nin kurulmasına önayak oldu ve bugün kullanılmakta olan, İstanbul Üniversitesi Enez Sosyal Tesisleri’nin büyük bir kısmının yapımını gerçekleştirdi.
1924’te Atatürk’ün emriyle kurulan İstanbul Üniversitesi Kütüphanesi, eski Medresetü’l-Kuzât binasına yerleştirildi. Buraya Yıldız Sarayı’ndan, çok değerli el yazma ve basma eserler, fotoğraf albümleri ile belgeler getirildi. Zamanla biriken yeni yayınlar da eklenince bu bina kitapları taşıyamaz bir duruma geldi ve çökme tehlikesi baş gösterdi. Bunun üzerine yeni bir kütüphane binası yapmak için teşebbüse geçildi ve 1961–1962 yıllarında, İstanbul Üniversitesi Merkez Kütüphanesi’nin arsası temin edildi. İstanbul Belediyesi ile çıkan bir uyuşmazlık nedeniyle inşaatına bir türlü başlanamadı. Terzioğlu’nun bürokratik engelleri aşması sonucunda, 14 Ekim 1970’te temeli atılan İstanbul Üniversitesi Merkez Kütüphanesi’ne, yeni kitap ve dergiler taşındı, el yazma eserler ile belgeler ise müze haline getirilen eski binada bırakıldı.
İstanbul Üniversitesi’nin (şimdiki İstanbul Üniversitesi-Cerrahpaşa) Avcılar Kampüsü’nün inşaatı da Terzioğlu’nun rektörlüğü sırasında başladı. 25 Ağustos 1972’de zamanın Cumhurbaşkanı Cevdet Sunay tarafından temeli atılan kampüste, bugün, kuruluşunda Terzioğlu’nun büyük emeği bulunan Veteriner Fakültesi ile İşletme ve Mühendislik Fakülteleri, Teknik Bilimler Meslek Yüksek Okulu öğretimlerini sürdürmektedir.
Matematik biliminin yurdumuzda gelişmesi yolunda büyük çabalar sarf eden Terzioğlu, matematiği, hevesli ve yetenekli öğrenci kitlelerine yaymak gerektiğini düşünüyordu. Bu amaçla 1961 yılında ilk kez, Türkiye çapında, lise öğrencilerine yönelik bir matematik yarışması organize etti. Kurucu üyelerinden olduğu ve 20 yıl başkanlığını yaptığı (1956–1976) Türk Sırfî ve Tatbikî Matematik Derneği’nde, meslektaşları ile birlikte lise öğrencileri için, 1963–1969 yılları arasında, 34 matematik kitabının yayınlanmasını sağladı. Dernek, Terzioğlu’nun gayretleriyle, matematiğin gençlere sevdirilmesinde önemli bir rol oynadı. Terzioğlu ayrıca, 1972 yılında Fen Fakültesi Matematik Bölümü’nde, bir Nümerik ve Hesap Makineleri Kürsüsü kurdu.
Zeynep Hanım Konağı ile birlikte 1 Mart 1942 tarihinde yangın geçiren İstanbul Darülfünunu Fen Şubesi Matematik Kütüphanesi’ni yeniden kurmak için büyük çabalar harcayan Nazım Terzioğlu, NATO ve çeşitli ülkelerden sağladığı bağışlarla Fen Fakültesi Matematik Kütüphanesi’ni zenginleştirdi.
Matematik kültürümüze ve bilim tarihine yaptığı katkılardan biri de Arapça iki eski matematik metninin tıpkıbasımını yayımlamak oldu. İlki, Pergeli Apollonius’un (MÖ 262–190) koniklere dair, “Conica” adlı eserinin, Benî Mûsâ b. Şâkir tarafından “Mecmuâtü’r-risâil” adı ile yapılan Arapça çevirisinin önsözüdür. “Das Vorwort des Astronomen Banî Mûsâ b. Şâkir” adı ile basılan bu önsöz, Pergeli Apollonios’un “Conica” adlı eserinin İslam dünyasına geçişini anlatmaktadır. Bundan sonra, İbnü’l-Heysem’in (965–1039) Apollonios’un “Conica” adlı eserinin konikler hakkındaki kayıp 8. kitabını başka kaynaklardan yararlanarak yeniden yazmış olduğu nüshasının tıpkı basımını yayımladı.
Terzioğlu’nun Türk bilim tarihine yaptığı en önemli hizmetlerden biri de Türk Matematik Derneği Başkanı olduğu yıllarda Salih Zeki Bey’in “Asâr-ı Bakiye” (Cilt I-II, İstanbul, 1913) adlı eserinin basılı ilk iki cildi ile elyazması 3. cildini Latin harflerine çevirterek genç kuşakların istifadesine sunmayı düşünmüş olmasıdır. Fen Fakültesi’nde dekanlık yapmış olan Prof. Dr. Hüsnü Hamit Sayman tarafından çevrilen ve matematik tarihimize ışık tutacak olan Asâr-ı Bâkiye’nin yayın hakkı Türk Matematik Derneği’ne aittir.
II. Dünya Savaşı öncesi kurulmuş olan Balkan Matematikçiler Birliği’nin (Union Balkanique des Mathématiciens) canlanmasında önemli payı olan Terzioğlu, iki dönem bu kuruluşun başkanlığını yaptı (1966–1971). Ayrıca bu birliğin, 29 Ağustos 1972 tarihinde İstanbul’da düzenlediği IV. Balkan Matematikçileri Kongresi’nin de başkanlığına getirildi. Diğer uluslararası faaliyetleri arasında Türkiye’yi Uluslararası Matematik Birliği’ne (International Mathematical Union) üye yapması da unutulmayacak bir hizmettir.
1976 yılında Terzioğlu’nun hocası olan Finlandiyalı Prof. Dr. Rolf Nevanlinna onuruna Silivri tesislerinde düzenlenen sempozyumun açılış günü 20 Eylül 1976 sabahı Nazım Terzioğlu kalp krizi geçirerek vefat etti, buna rağmen programda bazı değişiklikler yapılarak sempozyum tamamlandı. Prof. Dr. Nazım Terzioğlu, 22 Eylül 1976 Çarşamba günü saat 11’de İstanbul Üniversitesi merkez binasında konuk matematikçilerin de katıldığı cenaze töreninin ardından Zincirlikuyu Mezarlığı’na defnedildi.
1973 yılında Hahnemann Medical Society of America üyeliğine seçilen Terzioğlu, 1974’te Türk-Alman ilişkilerinin gelişmesindeki gayret ve çalışmaları nedeniyle Alman Cumhurbaşkanı tarafından Federal Alman Cumhuriyeti’nin Liyakat Madalyası ile ödüllendirildi. Ayrıca, Prag Üniversitesi ile Finlandiya’daki Jyväskylä Üniversitesi’nce verilmiş iki madalyası vardır. Prof. Dr. Nazım Terzioğlu’nun anısına düzenlenen, III. Yurtiçi Matematikçiler Toplantısı’nda, 26 Mayıs 1977 günü yapılan bir törenle, Silivri’deki tesislerin bahçesine bir büstü dikildi.
Nazım Terzioğlu, yurdumuzda matematiğin gelişmesine yaptığı katkılar nedeniyle, 2 Aralık 1982 tarihinde TÜBİTAK Hizmet Ödülü’ne layık görüldü. Ailesi, hayatı boyunca Türkiye’de matematiğin gelişmesi, araştırma ortam ve potansiyelinin yaratılması için çaba göstermiş olan Nazım Terzioğlu’nun adına bir Matematik Araştırma Ödülü ihdas etti. Ayrıca Türk Matematik Derneği de 2008’den beri Nazım Terzioğlu adına bir burs vermektedir.
*Bu biyografi Türk Matematik Derneği’nin 75. yılı münasebetiyle hazırlanan “TMD 75 Yılın Ardından” kitapçığı için yönetim kurulu üyemiz Özkan Değer tarafından derlenmiştir.